Turizm Ajansı’nın dala getireceği yükün yanında, milyarlarla tabir edilen oluşacak kaynağın nereye nasıl harcanacağının kontrol dışı bırakılmasının sakıncalarını, son periyotta yaşanan olaylardan örneklerle anlatan Yücel şunları söyledi:
“Sektörün görüşüne başvurulmadan, turizmin paydaşları ile tartışılmadan, çabukla TBMM’ye sevk edilen bir tasarıyla devlet geleneğimizdeki Sayıştay ve Kamu İhale Yasası üzere kontrol sistemlerinin dışında tutulacak bir Tanıtma Ajansı’nın kurulması hedeflenmektedir.
Garip bir model
Tasarı Meclis’e sevk edildiği haliyle yasalaşırsa; yıllık yaklaşık 200 milyon dolarlık kaynak bölümden alınacak, Bakan ve seçeceği bürokratlar ile dalda istikrarlı temsil yeterliği bulunmayan birtakım meslek kuruluşları temsilcilerinin eliyle harcanacaktır.
Örneğin Bakan; okçuluk konusunun değerli bir tanıtma aktifliği olduğuna tek başına karar vererek seçeceği bir ülkede kendi belirleyeceği kişi ya da kuruluşlara, kontrol dışı dilediği kadar kaynak aktarabilecektir. Bu türlü bir garip tanıtma modeli herhalde dünyada birinci sefer bizde uygulanacaktır. Tasarı İhtisas Komisyonu’na geri çekilmeli ve kesimin detaylı görüşleri alınmalı.
Turizm Dalı 2019 döneminde dışarıdan görüldüğü kadar parlak günler geçirmiyor. Günübirlik ve küçük ölçekli ticari hedefli gelenler dışında, tatillerini geçirmek ya da tarihî ve kültürel ilgileri nedeniyle Türkiye’yi ziyaret edenlerin sayılarında kayda kıymet artışlar gözlenmiyor.”
AKP tarafından Meclis’e sunulan tasarıda kurulması istenen Turizm Ajansı’nın Sayıştay kontrolü ve ihale kanunundan muaf tutulmasını eleştiren Yücel, ajansın bölüme getireceği yüklerin yanında, milyarlarca liradan oluşacak kaynağın nereye harcanacağının da kontrol dışı olmasını eleştirerek “Turizm Ajansı’ndan Okçuluk yarışına para aktarılmak istenirse nasıl önlenecek” diye sordu.