Üniversitelerdeki Atatürkçü Niyet Toplulukları’ndan gelen açıklama şöyle;
‘Zengin doğalgaz ve petrol kaynaklarına sahip Doğu Akdeniz’de sular her geçen gün daha fazla ısınmaktadır. Batı takviyeli Güney Kıbrıs Rum İdaresi (GKRY), Türkiye’yi bölgeden dışlama, KKTC’den bağımsız hareket etme ve denizin altındaki kaynaklara el koyma gayreti içerisindedir.
ABD, AB, İsrail, Mısır, Yunanistan ve GKRY, hakkımız olan alandan çok daha azını Türkiye’ye dayatmakla kalmayıp, Türkiye’nin bölgede attığı her adımına reaksiyon göstermiş, askeri tatbikatlarına misilleme yapmış, sondaj çalışması yapan gemisinin mürettebatına tutuklama kararı çıkarmış ve hatta Türkiye, memleketler arası hukuka ters biçimde AB’nin yaptırım tehditleriyle karşılaşmıştır.
2019 kaideleriyle Türkiye Cumhuriyeti , emperyalizmin Doğu Akdeniz’de bize dayattığı alanla 1920’deki Sevr Anlaşması’nı, yaptırım tehditleriyle de 1974’de gerçekleşen Kıbrıs Barış Harekatı’nı yaşamaktadır. KKTC halkı ise, GKRY’nin Kıbrıs Türklerinin hakkını tanımaması üzerine 2004’de referanduma sunulan Annan Planı anlayışı ile karşı karşıyadır.
Bu koşullar altında Türkiye Cumhuriyeti,
– Deniz gücü ve denizciliğin gelişiminde kılavuzluk edecek bir Türk doktrini üretmeli ve bu doktrinin geliştirilmesini ve tüm toplumun sahiplenmesini sağlamalıdır.
– Kıyıdaş devletlerle mutabakatlar yaparak, Doğu Akdeniz’de Münhasır Ekonomik Bölge(MEB) ilan etmelidir.
– Ulusal çıkarlarımız için siyasi, ekonomik ve stratejik açıdan Suriye, Mısır ve İsrail ile bağlantılarımızı normalleştirmeli ve bölgede işbirliği yapmalıdır.
– Askeri açıdan yaptığı ulu tatbikatların yanı sıra, Doğu Akdeniz’deki hak ve hukukumuzu koruyabilmek ismine KKTC’ye deniz ve hava üssü kurmalıdır.
– Kıbrıs Adası’nda yıllardır dayatılmakta olan çürümüş federasyon sistemlerinin bilakis, aktüel “iki devlet modelinden” taviz vermemelidir.
“Atatürk Unsur ve İhtilalleri “ ışığında üniversitelerde “Tam Bağımsız Türkiye” gayreti veren ADT/K’lar olarak bizler, Atatürk’ün öncülüğünde emperyalizme karşı büyük bir zafer kazanıp tam bağımsızlığa kavuşan, ulusal çıkarlarını en ağır şartlar altında bile inançla koruyan Türkiye’nin, bugün MAVİ VATAN ve KKTC’de ATACAĞI HER ADIMIN VE YAŞANACAK TÜM GELİŞMELERİN TAKİPÇİSİYİZ.
Kıbrıs Barış Harekatı’nın 45. Yıl Dönümünde şehitlerimize ve gazilerimize hürmetle…’