Derideki değişim ve dökülmelerden ötürü toplumdan soyutlanan ve tedavisi uzun yıllar süren cüzzam hastalarının tedavi gördüğü hastane Sıhhat Bakanlığı tarafından kapatılıyor.
1981 yılında Cüzzamla Savaş Derneği, İstanbul Tıp Fakültesi ve bakanlık ortasındaki protokolle açılan Lepra Deri ve Zührevi Hastalıkları Hastanesi tüm hukukî kazanımlara karşın cildiye kliniğine dönüştürülüyor.
Sağlık Bakanlığı’nın hastaneyi kapatma kararına rağmen sekiz yıl evvel açılan davayı Cüzzamla Savaş Derneği kazansa da, protokol tek taraflı olarak Sıhhat Bakanlığı tarafından feshedilmiş, dava da bakanlıkça temyize götürülmüştü. Danıştay 2014 yılında hastanenin ziyan etmesini öne sürerek kamu faydası vardır, hastane klinik olarak diğer hastaneye bağlanabilir kararını verdi.
ALANINDAKİ TEK HASTANE
Birgün gazetesinden Gökay Başcan’a konuşan Cüzzamla Savaş Derneği avukatı Hüseyin Karataş cüzzam hastalarının görünümünden kaynaklı insanların korktuğunu, bu durumun cüzzam hastalarını olumsuz etkilediğini ve toplumdan soyutlandığını söyledi.
Hastanenin kapatılmasına reaksiyon gösteren Karataş, “Cüzzam denilen hastalığın Türkiye’de bir tabiri var: Cüzzamlıyım üzere benden neden kaçıyorsun, derler insanlara. Zira cüzzamlı hastaların yüzü dökülür, parmakları düşer. Toplumdaki soyutlanmayı ve hastalıkla çabayı Türkan Saylan başlattı. Bu hastalığın tedavisiyle ilgili, bunun bulaşıcı olmadığına, tedavi edilebilir olduğunu oturdu anlattı” dedi.
HASTANE TOPRAĞI RANT KAPISI
Hastanenin alanı etrafındaki yapılar itibariyle çok pahalı bir alan haline geldiğini tabir eden Karataş “Hastanenin etrafında bulunan çarpık, tıraşlanmayı bekleyen 16/9 kuleleri olması hastanenin bölgesini kıymetli hale getirdi. Hastanenin yerini de artık hangi özel üniversiteye, hastaneler zincirine verecekler bilinmiyor. Ya da toprağa hangi rant kulesini dikecekler belirsiz” tabirlerini kullandı.
BEŞ YILDIR UYGULANMIYORDU
Danıştay tarafından verilen kararın beş yıldır uygulanmadığına dikkat çeken Karataş “Danıştay kararı yıllar evvel verildi. O yıldan bugüne kadar bağlanabilir kararına karşın süreç yapmadılar. Milletin dikkati Kazdağları’nda Salda’da iken, beşerler etraf üzerine yoğunlaşmışken bu türlü bir bâtın kararla hastaneyi kapatalım dediler” tabirlerini kullandı.
